Kulübümüzün resmi yayın organı Fenerbahçe Dergisi’nin 178 no’lu Aralık 2017 sayısı bayilerdeki yerini alırken; abonelerimize özel, hızlı teslimat hizmetiyle adresinize geliyor. Yine dopdolu bir içeriğe sahip derginizin bu ayki kapağında; Hollandalı futbolcumuz Vincent Janssen, “Çubuklu ve taraftar için savaşıyoruz” mesajıyla yer alıyor. Bu ayki posteriniz ise; D.G Sivasspor maçında Fenerbahçe kariyerindeki ilk golünü atan ve karşılaşmayı hat-trickle tamamlayan tecrübeli forvetimiz Roberto Soldado’ya ait.
Fenerbahçe Dergisi’nin Aralık sayısından öne çıkan içerikler ise şöyle:
•KAPAK KONUSU:
Vincent Janssen: “Çok çalışıyoruz ve ne için savaştığımızı biliyoruz”
İstanbul’a geldiği ilk günden itibaren genç yaşta elde ettiği tecrübe ve kalitesini Fenerbahçe için ortaya koyan Vincent Janssen ile evinde bir araya geldik. AZ Alkmaar’daki muazzam performansının ardından Dünya futbolunun en prestijli ödüllerinden biri olan Johan Cruyff Vakfı’nın “Yılın En İyi Genç Oyuncusu” ödülüne layık görülen 23 yaşındaki Hollandalı golcümüz, bu ödülün -prestiji bir yana- büyüdüğü Oss şehrinde kendi adını taşıyan ve genç futbolcuların yararlanabileceği bir futbol sahasının yapılmasına vesile olduğunu söylüyor. Vincent Janssen – Johan Cruyff sahası yakında hizmet vermeye başlayacak. Bir futbolcu için yaşam boyu gurur kaynağı olsa gerek. Bu sezonu çubuklumuzla kiralık olarak geçiren Janssen ile hedefler doğrultusunda takımda nelerin geliştiğini konuştuk ve onu kişisel olarak daha yakından tanıtmak istedik.
Röportajdan derlediğimiz dipnotlar ve spotlar şöyle:
01: O yıl ligdeki en iyi ikinci oyuncuydum. O yıl en iyi oyuncunun yaşı benden büyük olduğu için en iyi genç oyuncu ödülünü alabilme ihtimalim olduğunu biliyordum. Gerçekten inanılmaz. Takımca çok iyi bir sezon geçirmiştik. Çok güzel bir yıldı. Johan Cruyff Vakfı’nın tüm dünyadaki genç futbolcuların yararlanabilmesi adına sahaları bulunuyor. Bu ödülü kazandığınızda, kendi adınıza bir Johan Cruyff sahası açabiliyorsunuz. Şu anda ben de bununla uğraşıyorum. Ben büyüdüğüm şehir olan Oss şehrini seçtim. Benim için hayatımdaki en büyük başarılardan biri. Genç futbolcuların Vincent Janssen – Johan Cruyff sahasında futbol oynaması, bunun bir parçası olmak tam anlamıyla muhteşem bir ödül.
02: Fenerbahçe’ye gol ve asistler ile katkıda bulunarak önemli bir oyuncu olup pek çok maçta görev almak istiyorum çünkü bir forvet oyuncusunun bunu yapması gerekir. Burada olduğum için çok mutluyum çünkü burası büyük bir aile. Herkes birbirine karşı çok iyi, birbirine yardım ediyor. Sahada iyi sonuçlar almak için her şey mevcut.
03: Takımlar arasında gerçekten güzel bir rekabet var. Çok fazla iyi oyuncu var. Bu Ligin bana çok şey katacağını düşünüyorum. Derbilere gelirsek; evimizde oynadığımız Beşiktaş maçı inanılmazdı, çok güzeldi. Taraftarların yarattığı atmosfer tek kelimeyle çılgıncaydı. Hayatımda ilk defa böyle bir tecrübe yaşadım, hayatım boyunca unutmayacağım. Böyle maçlarda bir de kazanıp gol attığınız zaman, kolay kolay unutamazsınız. Galatasaray deplasman maçında da atmosfer iyiydi. Deplasmana gelen taraftarlarımız bir dakika bile susmadılar. Onları duyabiliyorduk. Bize iyi bir maç çıkartmamız için destek verdiler.
04: Video yardımcı hakem sistemi ile hiçbir maça çıkmadım ama adil oyun önemli bir şey ve herkes adil oyun ister. Belki de bu sistem olsaydı; Galatasaray maçını kazanmış olurduk.
05: Her gün çok çalışıyoruz. Bence bu gelişim adına çok önemli çünkü her gün daha da iyi bir takım oluyoruz. Her gün ne için savaştığımızı daha da iyi biliyoruz. Tabii ki şimdiye kadarki sonuçlardan memnun değiliz ama kendimize güvenip bunu değiştireceğiz. Nitekim; D.G Sivasspor maçındaki kazanma arzumuz ve galibiyetimiz, bunun başlangıcı oldu diyebiliriz.
Kulüp ve taraftarlar için savaşacağız ve sene sonunda bunun karşılığını vereceğiz.
06: Dünya Kupası’nda oynamayı hepimiz çok istiyorduk. Eleme turunda bazı hatalar yaptık, iyi oynayamadık. 4 yıl önceki tüm o kaliteli oyuncuların olduğu Hollanda takımının devamı olamadık ama bu bir bahane değil, yine de iyi bir takımız, devam etmeliyiz, herkes yüreğini koymalı ve bir sonraki Avrupa Şampiyonası için mücadele etmeliyiz.
07: Hayatının vazgeçilmezi olan futbolun yanı sıra Vincent Janssen, Federer hayranı bir tenis oyuncusu ve iyi bir izleyici. Janssen evdeki boş zamanlarında bilardo ve PlayStation oynuyor; tavlayı ise yeni yeni öğreniyor. İstanbul’a kısa sürede alışan golcümüz, dışarıda ise yeni mekanlar keşfetmeyi seviyor.
Kısa kısa:
En çok kullandığın Türkçe kelime: Merhaba.
En çok kullandığın mobil uygulama: WhatsApp.
En sevdiğin PS oyun: FIFA.
En çok oynadığın e-oyun: Hearts.
En sevdiğin yemek: Kebap, özellikle İskender Kebap.
En sevdiğin şarkı, şarkıcılar: Drake’in tüm şarkıları.
En sevdiğin tv programı/dizi: House of cards.
En başarılı sporcu ve futbolcu: Roger Federer ve Johan Cruyff.
Favori ilk 11’i: Van der Saar, Dani Alves, Staam, Maldini, R.Carlos, Sneijder, Pele, Gerrard,
Robben, Messi, Ronaldo.
(Röportaj: Şafak Neyişci / Fotoğraflar: Semih Bahadır / Çeviri: Sinan Levi)
• Kulüp, futbol A takım haberleri, maç sayfaları, futbol altyapı, basketbol, voleybol, yüzme, boks, masa tenisi, atletizm, kürek ve yelken şubelerimizden haberler, kupa sevinçleri, Hedef 1 Milyon Üye ve Fenerbahçe Çocuk ve Gençlik Kulübü’nden haberler ve daha birçoğu “Haber Turu” sayfalarımızda! Fenerbahçe gündeminden kopamayacaksınız.
• Nicolo Melli: “Çok güzel bir yolun başındayız”
Sporcu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Nicolo Melli, kariyerinde adım adım ilerledi ve Avrupa basketbolunun en önemli uzun forvetleri arasına girdi. İtalya’dan Almanya’ya gidişini kariyerinin dönüm noktası olarak yorumlayan İtalyan oyuncu, Euroleague Şampiyonu Fenerbahçe Doğuş’a transferi ise ‘gurur verici’ olarak tarif etti. 2.05 cm boyundaki forvet, özellikle ribauntlardaki hakimiyeti, dış şut tehdidi, çember altındaki etkinliği ve pasör özellikleriyle birlikte hem hücum hem de savunmada takımımızın büyük kozu. Futbola da meraklı olan 26 yaşındaki sporcu aynı zamanda koyu bir Inter taraftarı. Saha içi ve saha dışındaki beyefendiliği ile de büyük beğeni toplayan Nicolo Melli, yüzümüzde tebessüm bırakan bir anıyı da bizlerle paylaştı. Oyuncumuz ayrıca FIBA / Euroleague mevzusu hakkında da önemli açıklamalar yaptı.
Röportajdan derlediğimiz dipnotlar ve spotlar şöyle:
01: Avrupa Şampiyonu olan bir takımın parçası olmak çok gurur verici. Kulübün bunu tekrarlamak için ekibine beni katması daha da gururlandırıcı.
02: Koç’un Melih ve Melli telaffuzunda karışıklık yaşayabiliyoruz. Valencia maçında hoca oyuna girmek için “Melli” dedi, ancak tam anlayamadık. Benchten Melih oyuna girmek için ayağa kalktı ve koç bu sefer “Melliiiii” diye beni çağırdı. O anlar çok komikti. Aslında ona da bir çözüm bulduk. Artık ayrı ayrı oturacağız ve Koç kime bakarsa o hazırlanacak. Beni “Nicolo” diye çağırsa bu sefer Nikola Kalinic döndüğünde başka karışıklık yaşanacak ve ben bir şekilde ortada kalacağım.
03: FIBA ile yaşanılan maç takvimi çakışmasına mutlaka bir çözüm bulunmalı. Bu kesinlikle mantıklı bir uygulama değil. Hem sportif hem de taraftar açısından… Takvimsel çakışmadan ziyade bu durum aynı zamanda organizasyonu zayıflatıyor. Sadece Euroleague’de oynayan oyuncular değil, NBA’den de yaklaşık 75, hatta daha fazla oyuncu milli maçlara gelemeyecek. Örneğin; İspanya gibi son 15-16 yıldır Avrupa’nın en başarılı takımı belki şampiyonaya kalifiye bile olamayacak. Onlar kalifiye olamadı diye sonra İspanya’ya wildcard mı vereceksiniz? Bu da spor değil. Tamamen spor dışında, oyuncuları düşünmeyen, yoğun programdan dolayı oyunculara zarar da verebilecek bir uygulama. Mutlaka çözülmesi gerekiyor.
04: Saha içinde sadece oyunuma odaklanmamı fark etmeniz çok hoşuma gitti. Bunun için ekstra özel bir efor sarf etmiyorum. Hatta geçenlerde James Nunnally ile de bu konu hakkında konuştuk. ‘Nasıl bu yapıyorsun?’ diye bana sordu. Gerçekten yaptığım bir şey yok. Ben bir basketbol oyuncusuyum ve görevim takıma katkı vermek. Büyük bir takım oyuncusu olduğunuz zaman, sizi provoke etmek isteyenler oluyor. Soğukkanlılığımı koruyorum.
05: İmzayı attığım andan itibaren taraftarlardan inanılmaz bir destek gördüm. Sosyal medyadan başlayan destek, buraya geldiğimde de devam etti. Salona çıktığımızda müthişler.
06: Basketbolun dışında futbola da büyük ilgili duyan İtalyan oyuncu koyu bir Inter taraftarı. Melli, İtalya milli takımının Dünya Kupası’na gidemeyecek olmasından dolayı da üzgün.
07: Melli’nin annesi Julie Vollertsen eski voleybolcu; babası Leopoldo Melli ise eski basketbolcu.
08: Fenerbahçe Doğuş’un EuroLeague’de 1000 sayı barajını geçen İtalyan oyuncuları Nicola Melli (FB Doğuş-Olympiacos maçı) ve Luigi Datome (FB Doğuş-Valencia Basket maçı) parke dışında da çok iyi arkadaşlar. Melli yakın zamanda Gigi rehberliğinde bir İstanbul turu planlamaya başlamış bile…
(Röportaj: İbrahim Kaya / Fotoğraflar: Burak Saltık / Çeviri: Defne Patır)
• Ana Dabovic: “Duyguların en güzelini yaşıyorum, çünkü Fenerbahçe’deyim”
Aslında O’nu parkede farklı kılan şey, hem yeteneği hem de ailesi… Öyle ki, spor geçmişi olan bir aileye sahip bir basketbolcu; Ana Dabovic. Hem babası Milan Dabovic hem de annesi Nevenka Dabovic eski birer sporcu, hal böyleyken de O’nun parkeden uzak kaldığını düşünmek neredeyse imkânsız.
2005 yılında Herceg Novi takımında başladığı kariyerini şimdi Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımımızda sürdürüyor. Üstelik ligimiz hakkında da oldukça tecrübeli, çünkü bir dönem Türkiye liginde birçok takımın formasını terletti. Açıkçası bizden biri; kültürümüze de basketbolumuza da yabancı olmayan; sempatikliğiyle, sıcakkanlılığıyla, mücadele azmi ve savaşçı ruhuyla bizleri etkileyen de bir isim;Ana Dabovic. Her maç canını dişine takan, elinden geleni fazlasıyla yapan ve savaşan bir isim olan Sırp yıldızın; skorer oyunu, lider karakteri ve deneyimi Fenerbahçemiz için aynı zamanda önemli bir silah. Öyle ki; hem EuroLeague’de hem de Türkiye Ligi’ndeki performansıyla göz dolduran Ana Dabovic ile basketbol hayatından günümüze uzanan bir söyleşi gerçekleştirdik.
Röportajdan derlediğimiz dipnotlar ve spotlar şöyle:
01: Büyük hedefleri olan bir camianın parçası olduğumun farkındayım. Daha önce Türkiye Ligi tecrübesi yaşadım ama şu an duyguların en güzelini yaşıyorum.
02: Fenerbahçe Doğuş’ta Sırp kökenli oyuncuların da bizler gibi programları çok yoğun, sürekli görüşüyoruz diyemem ancak koç Obradovic ile vakit buldukça yemek organizasyonlarımız oluyor.
03: Milli takımda oynamak benim için her zaman özel bir an olmuştur. Ülkemi temsil ettiğim için her zaman onur duyarım ve kendimi mutlu hissederim. Eleme gruplarından başlayıp Avrupa Şampiyonluğu ve ardından Rio Olimpiyatları’nda bronz madalyayla tamamlanan bir süreçti bu. Bu süreçte de kardeşim Milica ile beraber oynamış olmayı hayatım boyunca unutmayacağım.
04: Hem anneleri hem de babaları eski birer milli sporcu olan Dabovic kardeşlerin başarılı bir basketbolcu olmalarındaki en önemli faktör kuşkusuz sporcu bir aileden geliyor olmaları…
(Röportaj – Fotoğraflar: Atilla Sertbakan / Çeviri: Taylan Ege Cingöz)
•Genç Yetenek’te bu ay Arda Bostan – Taha Erden:
“Fenerbahçemizin formasını terletme ayrıcalığını yaşadığımız için çok gururluyuz”
Fenerbahçe Dergisi olarak; ülkemize ve camiamıza birbirinden değerli sporcular kazandıran Kulübümüzün genç yeteneklerini sizlerle buluşturmaya devam ediyoruz. Bu ay konuk ettiğimiz gençlerimiz ise Fenerbahçe Voleybol Şubesi altyapı oyuncularından Taha Erden ile Arda Bostan. Küçük, yıldız ve genç takımlarda büyük bir özveri göstererek sarı lacivert formayı terleten genç sporcularımız, uzun vadede ise ülke voleyboluna katkıda bulunmak istiyorlar. Sorumluluklarının farkına erken yaşta varan Taha ve Arda ikilisiyle gerçekleştirdiğimiz keyifli söyleşiyle baş başa bırakıyoruz sizi…
Röportajdan derlediğimiz dipnotlar ve spotlar şöyle:
01: Taha: “Hem yıldız hem küçük takımlarda oynayan toplamda 3 kişiyiz. 2’si ise biziz. Dolayısıyla birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Birlikte çok fazla zaman geçiriyoruz. Sadece bizim arkadaşlığımız için söylemiyorum, takım olarak çok fazla zaman geçiriyoruz. Bu durum da takım olarak aramızdaki uyuma katkı sağlıyor.”
02: Arda: “Fenerbahçemizin formasını terletme ayrıcalığını yaşadığımız için çok gururluyuz. Uzun vadede ise milli formayı terletmek ve ülke voleyboluna katkı sağlamak istiyoruz.”
03: Taha-Arda: “Spor yapmak kişiyi sorumluluk sahibi yapıyor. Çok fazla insanla tanıştığımız için sanki yeni tanıştıklarımızla ilgili daha iyi gözlemler, analizler yapabiliyoruz. Sosyal yaşantımızda bu farkı fazlasıyla yaşıyoruz. Bu, kesinlikle takım sporu yapmakla alakalı.”
(Röportaj: Burak Soyer / Fotoğraflar: Ahmet Hopyar)
• Yrd. Doç. Dr. Sedat Hayran ile VIP Konuk’ta bu ay; İlyas Yalçıntaş: “Fenerbahçe tamamıyla kendine ait bir camiadır”
(Fotoğraflar: Ahmet Hopyar)
• Yazarlarımız Alp Bacıoğlu (Geçmişten günümüze İstanbul’daki futbol sahaları), Tarihten Yapraklar (Fenerbahçe ve Türk basketbolunun büyük yıldızı Mehmet Baturalp’i yitirdik), Gürdoğan Yurtsever (Sporculara değer kazandıran sistem nasıl oluşturulabilir?), İlker Üçer (Geri dönüş yok), Jak Benzonana (Mücadele, istek ve galibiyet), Baki Aydın (Dünya Şampiyonaları’nda Fenerbahçeliler 9 – Masa Tenisi), Ferhat Demirkıyık ile Spor Alemi ve Sibel’in Sahası (Hatırla Fenerli) Fenerbahçe ve spor gündemiyle alakalı özel yazılarıyla sizlerle buluşuyorlar.
• Tribünde bir çiçek soldu; cennette bir melek doğdu
Bu kasvetli Aralık ayında sizlere, Fenerbahçe tribünlerinin çoğunun bildiği ancak bizim tüm Fenerbahçelilerin öğrenmesini arzu ettiğimiz, bolca acı ve hüzün barındırdığı gibi içinde ‘Gerçek Fenerbahçe Sevgisi’nin anlamını yakalayabileceğiniz satırların da yer aldığı bir hikayeyi, henüz 16 yaşındayken amansız bir hastalık neticesinde aramızdan ayrılan Fenerbahçe Tribünlerinin sevilen ismi Selen Yeldan’ın hikayesini anlatmak istiyoruz.
Haber: Alper Kekeç
• Bu ay 12 Numara’da konuk Nüvit Akdoğan; Bir Milyondan Biriyim’de Meliha Yaman konuk.
• Fenerbahçe Spor Okulları, Fenerbahçe Koleji, Fenerium, Fenercell, FenerNET etkinlikleri ve tüm duyurular derginizde.
• “Biz Bir Aileyiz” bölümünde fotoğrafınız yayınlansın isterseniz; dergi@fenerbahce.org e-posta adresine isim/soyad/yaşadığınız şehir bilgilerinizle bize göndermeniz yeterli.
Özel içerikler için; instagram/fenerbahcedergisi’ni takip etmeyi unutmayın.
Fenerbahçe Dergisi üyelik işlemleri için Çağrı Merkezi’ni arayabilirsiniz:
0 216 970 1907 / 0 216 996 1907
www.fenerbahce.org
