2014 sezonunu CEV Kupası’yla kapatan Fenerbahçe yeni sezona büyük hedeflerle başlıyordu. Öncelikle Ali Koç’un sahip olduğu Grundig sponsorluğa devam ederken aynı zamanda ismi de erkek voleyboldan bayan voleybola geçiyordu.
Sezonun bitimiyle transferler de patlak vermeye başladı. Dünyanın en iyi pasörleri arasında gösterilen yaşayan efsane olarak kabul edilen Eleonora Lo Bianco ve sıçrama ve blok üstü vurma özelliğine sahip pasör çaprazı Madelaynne Montaño Galatasaray Daikin’den transfer edildi. Amerika milli takımıyla dünya şampiyonu olan–kadroda kendine yer bulamasa da- Kristin Richard Hildebrand ve İtalya’da sezonu şampiyon tamamlayan ve MVP seçilen Lucia Bosetti de takıma transferedildi. Yerli transferde de hız kesmeyen Fenerbahçe Grundig solak pasör çaprazı Polen Uslupehlivan’ı Vakıfbank’tan, Türkiye Ligi’nin en büyük blok ortalamasına sahip Diclenur Babat’ı Beşiktaş’tan, Avrupa Ligi’nde Türkiye ile altın madalya kazanan Meliha İsmailoğlu İlbank’tan transfer edildi. Alt yapıdan yetişen Melis Yılmaz ve Ezgi Dilik de kadroya dahil edildi. Fenerbahçe Grundig, voleybol yorumcuları tarafından Avrupa’nın en iyi kadrosu olarak gösterildi.Taraftarı da heyecanlandıran bu kadro özlem duyulan Şampiyonlar Ligi kupasınıalacağına kesin gözüyle bakılıyordu.
Milli takım sezonu biter ve lig başlar…
Sezona Şampiyonlar Ligi Kupası’nda Vakıfbank’a 3-0 mağlup olarak kupayı kaybetti. Hiç kimse bu maçı sezon geneli olarak ölçüt kabul etmedi. Bir hatırlatma da yapalım: Milli takım sezonunda ağır sakatlık yaşayan Lucia Bosetti uzun bir süre takımlabirlikte olamayacaktı.
Sezona iyi başlayan Fenerbahçe Grundig ilk beş haftayı kayıpsız geçti. 6. Hafta Vakıfbank ile karşılaşan Sarı Melekler rakibine bir kez daha boyun eğdi ve maçı 3-1 kaybetti.Taraftar bir kez daha hüsrana uğradı. Şampiyonlar Ligi’nde ise doludizgin birFenerbahçe Grundig vardı. Puan kaybetmeden grubunu lider bitiren tek takım unvanını sürdürüyordu.
Şampiyonlar Ligi’nde 12’li Play-Off’ta Alman ekibi Dresdner ile eşleşen Sarı Melekler ilk maçı deplasman da 3-0 kazandı. Rövanş 3-2 kaybedilmesine rağmen adını 6’lı play-off’a yazdırdı. Rakip yine Vakıfbank.. Yabancı oyuncu sınırı olmadığı için kâğıt üzerinde favori Fenerbahçe Grundig gösteriliyordu. Kağıt üzerinde olanlar yine orada kaldı. İlk maçı 3-0 kaybetti Sarı Melekler. Bu maça hakem hataları damgasını vurdu. Setin kırılma anlarında yapılan bu hatalar ilk iki seti kaybetmemizde büyük etkendi. İkinci maçta sahada inanan bir Fenerbahçe vardı. İlk iki seti güzel oyunla kazanan Sarı Melekler üçüncü sette oyundan düştü. Antrenör Abbondanza’nın yaptığı hatalar da bu setin kaybedilmesine sebep oldu. Vakıfbank bu zamana kadar geri dönüşlerin takımı olarak bilinir zaten. Set verirsen devamını getirir ve onlara lazım olan bir seti de almayı başardılar. Bizim içinde Şampiyonlar Ligi defteri kapandı. O maçı 3-2 kazanıp Vakıfbank’a karşı galibiyet serimizi başlatıyorduk.
Önümüzde iki hedefkalmıştı: Süper Kupa ve Türkiye Ligi Şampiyonluğu.. Süper Kupa çeyrek final maçlarında Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni saf dışı bırakan Fenerbahçe Grundig yarı finalde Eczacıbaşı Vitra’nın rakibi oldu. Rakiplerimizin o hafta Avrupa Kupaları’nda mücadele etmesi bizim için büyük avantajdı. Fiziki ve mentalolarak rakiplerine göre daha hazırdı.
11 Nisan 2015...
Fenerbahçe Grundig, son Şampiyonlar Ligi şampiyonu unvanıyla buraya gelen Eczacıbaşı Vitra ile karşılaşıyordu. Ligdeki iki maçı da Fenerbahçe kazanmıştı ama bu kez kağıt üzerinde favori olan takım Eczacıbaşı Vitra’ydı. Sezon boyunca yabancı kısıtlamasından dolayı çok şans bulamayan Lo Bianco bu maçta kadrodaydı. LuciaBosetti’nin artan iyi performansı da devam ediyordu. Bu maçı 3-0 kazanan Fenerbahçe Grundig son Avrupa şampiyonunu sahadan sildi. Evet Avrupa’nın en büyüğü olup gelmenin rehavetine kapılmıştı Eczacıbaşı fakat Fenerbahçe Grundig’in tam motive olarak gelmesi ve kupayı çok istemesi de göz ardı edilemezdi.
12 Nisan 2015...
Finalde rakip Galatasaray Daikin’i 3-2 yenen Vakıfbank’tı ve favori de onlardı. İlk seti kazanıp umuda kapıldık fakat ikinci set kaybedilince o umut yerini strese bıraktı. Üçüncü setde kaybedildi ve artık umut da kalmamıştı Vakıfbank’ın geri dönüşlerinden dolayı kupa kesin Vakıfbank’ın diyorduk ama bu kez o geri dönüşü yapan Fenerbahçe Grundig oldu ve 1-2 geriden gelip maçı 3-2 kazanan Fenerbahçe Grundig kupayı müzesine götürdü. MVP de Güney Koreli yıldızımız Yeon Koung Kim seçildi.
Sezonun ilk kupası gelmişti. Taraftar artık daha umutluydu. Takım da taraftar da birbirine kenetlendi ve Türkiye Ligi şampiyonluğu bekleniyordu. Play-off’larda Sarıyer Belediyesi’ni iki maçta da mağlup eden Fenerbahçe dörtlü finaller vizesini aldı. Sezon başı değişen sistemden dolayı son dörde kalan takımlar arasında lig usulü çift devreli maçlar oynanacak en çok puan toplayan takım şampiyon olacaktı.
İlk Etap: İzmir…
İzmir etabının ilk maçında Eczacıbaşı Vitra’yı 3-1 yenen Sarı Melekler 3 puanı hanesine yazdırdı. İkinci maç Galatasaray Daikin ile oynanacaktı. Lakin geçen yıl yine İzmir’de bu iki takım arasında oynanan maçta olaylar çıkmış maça ara verilmişti. Bu maçta da aynı senaryo gerçekleşti. Güvenlik önlemi alınmaması da dikkat çekiyordu. Tribünler boşaltıldı ve 19.30’da başlanması gereken maç 21.30 civarında başlıyordu. Yarın ki Vakıfbank maçı düşünülerek maça yedek ağırlıklı başlandı. Setlerde 2-1 öne geçmiştik ama maç sıkıntılı devam ediyordu ve kurtarıcımız Kim’in sahaya sürülmesiyle maçı 3-1 kazanıp 3 puanı hanemize yazdırdık.
Liderlik maçı…
İzmir etabının son maçında ilk devreyi lider bitiren belli olacaktı. Maça çok iyi başladık. GDS (Görüntülü Değerlendirme Sistemi)’nin uygulanması bizim maçı kazanmamızda ki etkenlerden de birisiydi. Maçın kırılma anlarında başvurduğumuz sistem de haklı çıkan taraftık. Maçı 3-0 kazanıp Vakıfbank’a karşı galibiyet serimizi 3 maça çıkardık. İzmir etabını 9 puanla lider tamamladık.
İkinci etap: Ankara…
İlk maçımıza Vakıfbank karşısında çıkıyoruz. Bu kez iyi başlayamıyoruz ve 0-2 geri düşüyoruz. Oyunu iyi okuyan Vakıfbank Kim’i oyundan düşürmeyi başarmıştı 3. Set. Eğer bu seti kaybedersek şampiyonluktan olabiliriz ama biz maça yeni başlıyorduk. Kim önderliğinde iki seti de alan Sarı Melekler maçı 2-2’ye getirdi. Bu iki set bize şampiyonluk için kâfiydi. Ama oyuncular işi garantiye almak istiyorlardı. Tie-break setini 15-7 kazanan Fenerbahçe Grundig ikinciyle arasındaki puan farkını 4’e çıkardı ve yarın ki Galatasaray Daikin maçının 3-0 veya 3-1 kazanılması halinde özlemini duyduğumuz şampiyonluk ilan edilecekti.
Şampiyonluk Maçı…
Herkes Galatasaray’ı yeneceğimize kesin gözüyle bakıyordu. Bu kez yedek ağırlıklı kadroyla da başlamadık. İlk setteki şampiyon olduk havası seti kaybetmemize sebep oldu. Kim-Eda-Bosetti üçlüsünün mükemmel oyunuyla maçı 3-1 kazanıp birmaç kala 4. şampiyonluğumuzu ilan ediyorduk. Evet Sarı Melekler geri döndü. Sahadaki oyuncular, tribündeki taraftarlar, ekran başındaki taraftarlar gözyaşlarını tutamıyordu.. Bu takım bunu hak etmişti. Bu taraftar bunu haketmişti. Bir sezonun emeği boşa gitmedi. En büyük teşekkür ise bu takıma güvenip yatırımı kesmeyen Ali Koç’aydı..
Kupayı kaldırma günü…
Formalite olarak oynanan son maçı Eczacıbaşı Vitra karşısında 3-1 kaybediyorduk. Kupa verilmeden önce bireysel ödüller dağıtılacaktı. Ne yazık ki şampiyon olan takımdan bir, ikinci olan takımdan ise dört oyuncu bireysel ödül aldı. Şampiyon kürsüye çıkıyordu.. Herkes (ikinci olan takım dahil) alkışlıyordu Sarı Melekler’imizi.. Sırada kupa vardı. Kaptan Eda tüm oyuncularla birlikte kaldırdı kupayı. Yorgunluk yerini büyük sevinçlere bıraktı. Hak ettiniz siz hem de her şeyin en iyisini.
Ali Koç’un eseri bu takıma çok teşekkür ederiz. Hep gururlandırdılar, hep sevindirdiler bizi..
Şeyma Şahin
1907 ÜNİFEB Sakarya Üniversitesi