Şampiyonluğu kaybettiğimiz maçtan sonraki gün, üstümde çubukluyla çıktım dışarı. Fenerium a gittim, oradaki doluluğu görünce kendime engel olamadım birden yumruklarımı sıkıp ‘işte buuu!’ dedim. Bendeki heyecanı gören bir amca ‘İşte Fenerbahçelilik böyle bir şey. Helal olsun bu taraftara’ dedi. Biraz sonra 9-10 yaşlarında bir çocuk gördüm babası çubuklu giydiriyordu. Çocuk durdu, üstündeki formaya baktı ve ‘yarın okula böyle gitmek istiyorum’ dedi. Bunun üstüne annesi ‘Ama tatlım Galatasaray kazandı, şampiyon oldu. Sen Fenerbahçe formasıyla gittiğinde arkadaşların dalga geçmesin seninle.’ deyince çocuk hiç beklemediğim bir şekilde cevap verdi : ‘Arkadaşlarım; takımları kaybettiğinde maçtan bile bahsetmiyorlar, beni konuşturmuyorlar, yanlarından kovuyorlar. Ama ben öyle yapmıyorum. Dalga geçemezler. Ben takımımı çok seviyorum. Kaybetse de fark etmez, ben Fenerbahçe’yi çok seviyorum. Fenerbahçeliyim ben!’ dedi. O an tüylerim diken diken oldu, boğazım düğümlendi. Nasıl gururlandım anlatamam. Dönüşte markete uğradım. Kasiyer bana bakıp ‘Ya şampiyonluk gitti hala Fener diyorsun’ dedi. ‘Ne kupa büyüklüğü, ne şampiyonluktur Fenerbahçe sevgisi. Hiç kimse adını koyamaz bu sevdanın. Şampiyonluk için sevmedik ki biz Fenerbahçe’yi, olamadığında bırakalım.’ dedim. Hemen arkamdan bir adam ‘Fenerbahçeli değilim ama Fenerbahçe taraftarının da bir benzeri yok. Mağlubiyetinin ardından takımının spor mağazasını açmayanını bile gördüm. Oysa Fenerbahçe taraftarı bu gün bile Fenerium ları dolduruyor. Duyduğu sevginin büyüklüğünü gösteriyor. Bu açıdan gerçekten takdir ettiğim bir taraftar grubudur.’ dedi. Evime giden yokuşun başına geldiğimde apartmanların çatılarında, pencerelerinde Fenerbahçe bayrakları gördüm. O kadar ki, geçen sene şampiyonluğumuz ilan edildiğinde asılandan çok daha fazla. Taraftar, takımının her daim arkasında olduğunu gösteriyordu. ‘Yendiğinde sevmedik seni, yenildiğinde sevdiğimiz kadar..’ diye haykırıyordu adeta.
Bu gün bir kez daha emin oldum ki bizim bu sevdamız dolaptaki kupa sayısıyla ölçülmeyecek kadar derin. Yapılan her şeye rağmen her daim arkasındaki taraftarıyla Fenerbahçe hala dimdik ayakta. Taraftarın bu anlatılmaz bağını ne atılan çamurlar ne de kanı bozukların oyunları zedeleyebilir. Fenerbahçe, taraftarıyla yıkılmaz bir kaledir ve her durumda mücadeleye devam etmenin en büyük örneğidir.
İrem TEKAKÇA – 1907 ÜNİFEB ODTÜ
1907 ÜNİFEB – Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği