Takımımız Fenerbahçe Ülker, serinin 3. maçında Maccabi ile deplasmanda karşılaştı. Oldukça zorlu bir galibiyet oldu bizim için. İlk 2 maçı kendi evimizde rakip takımı mağlup ederek maça çok daha avantajlı başladık ancak diğer yandan Maccabi’nin seyircisinin karşısında oynaması da onlar için büyük avantajdı. Maça Semih Erden, Kenan Sipahi, Nemanja Bjelica, Andrew Goudelock ve Bogdanovic beşiyle başladık.
İlk periyota önceki maça göre tutuk başlayan takımımız hücumda çok fazla etkili olamadı. % 80 şut yüzdesiyle maça başlayan Maccabi ise kısa süre içinde sayı buldu. Yaptığımız 2 top kaybının ardından Randle’in 2 ayrı hücumda smaçla bulduğu 4 sayının ardından seyircilerde oyuna dahil oldu. Maccabi ritmini yakalamaya yakınken, periyodun bitimine 3 dakika kala Zisis’in bulmuş olduğu sayılar sayesinde durum 13-8 oldu. Çeyreğe tutuk başlayan takımımız Fenerbahçe Ülker, kaçırılan hücum ribaundlarının ardından yenilen 3 sayılar ve yapılan 3 top kaybı sonrası Maccabi ilk çeyreği 20-13 önde kapatmayı başardı.
İkinci periyota Bjelica, Bogdanovic, Preldzic, Vesely ve Zisis beşiyle başlayan takımımız, Zisis’in bulduğu 2 sayılık basketle skoru 20-17’ye çekti. Top kaybımızın 4’e çıktığı bu periyotta, Jan Vesely’nin Goudelock’a yaptığı muhteşem asisti skoru 26-24 yaparak öne geçmemizi sağladı. Bjelica’nin son 4 dakika kala faullerinin 3’e çıkması bizim için dezavantaj olsa da Zisis önemli bir sorumluluk alarak skora büyük katkı sağladı.
Serbest atışlarımızın bir hayli sıkıntı olduğu 2. periyodun ardından 3. periyota Smith’in 3 sayılık basketiyle baslayan Maccabi hucumda bir hayli etkili olmaya devam etti. Olağanüstü performansını bu periyotta da sürdüren Zisis ise Aralık 2006’dan bu yana ilk kez Euroleague’de 19 sayı barajına ulaştı. Sezon boyunca normal yüzdenin üzerinde serbest atışlarda isabet bulan Maccabi ikili sıkıştırma yaparak üzerimizdeki baskıyı arttırdı ve savunma çok daha sertleşti. Ancak öne geçmeye yetmedi. Bu esnada Bjelica’nin da 4. faulünü alması moralleri bozdu derken takımımız çok kritik bir anda Bogdanovic ile sayı bularak skoru 46-41 yapmayı başardı. Oğuz’un oyuna girdiği sırada potaya kolaylıkla giderek sayı bulan Maccabi oyuncuları skoru kovalamaya devam etti ancak savunmamız sayesinde istedikleri ritmi yakalamalarını engelledik.
Son periyota Pargo’nun 3 sayılık basketiyle başlayan Maccabi, dış atışlarda isabet bulmaya devam ederek skoru 63-61 ‘e çekmeyi başardı. Maç bitimine 40 saniye kala hücumdan boş dönen takımımız, işleri tehlikeye soktu. Maccabi oyuncusu Alexander’in takip smacının ardından baskıyı iyice arttıran Maccabi hücumdan bir kez daha sayı buldu. 15 saniye kala takımımız 65-63 gerideyken Vesely’nin smacıyla durumu eşitleyerek maçın uzatmaya gitmesini sağladı.
Uzatmaya top kaybı ile başlayan Maccabi hiçbir şekilde mücadeleyi bırakmadı. Son saniyelerde takımımız 75-74 önde iken nefesler tutuldu. Kenan Sipahi’nin savunmasının ardından Vesely’nin topu çelmesi ile Pargo’nun atışı kaçırması sonucu maçı kazanmayı başardık.
Bizim için hiç kolay bir galibiyet olmadı. Son topa kadar mücadele eden Maccabi’nin karşısında sonuna kadar savaşarak maçı almayı başardık.
Ve herkese nasıl bir takım olduğumuzu gösterdik. Şimdi ise Euroleague tarihinde aynı sezon Maccabi Tel Aviv, CSKA Moskova, Olimpiakos ve Barcelona’yı deplasmanda yenen ilk takım olarak Final Four’a gidiyoruz. Son şampiyonu seride 3-0 yenerek gitmenin büyük gururunu yaşayarak… Bu takım bu koç her şeyi hakediyor. Adımızı tarihimizde ilk kez Final Four’a yazdırdık. Bu taraftar daha ne ister ki?! Elinize sağlık çocuklar! Madrid kapıları açıldı!
OBRADOVIC Gururla Sunar.
Nil Balta
1907 ÜNİFEB Çağ Üniversitesi
