Efsane hoca, Fenerbahçe’nin teklifini kabul ettiğinde, gönül verdiği renkler için kariyerinin tepesinde emekli olma kararını da elinin tersiyle itmiş oluyordu. A takımın mütevazı kadrosuna rağmen Fenerbahçe basketbolunda yeniden yapılanmanın, taraftarı heyecanlandırmanın adı oluyordu. Gelir gelmez takımı Avrupa’da Final-Four yolcusu yaptığında elinde tek bir tane bile yıldız yoktu. Camiaya yeni bir hava katmış, taraftarı yerleri unutulan basketbol salonlarına tekrar çekmişti. Bizimle de özel bir görüşme yapmış, üniversiteli kitlesinin basketbol için ne kadar önemli olduğunu söyleyip destek sözü almıştı. Bu kadar kariyerli, takım sporlarında Türkiye’nin en büyük başarılarını yaşamış hocasının sarı lacivert aşkıyla göreve yeniden başlamış gibi heyecanlanması, her fırsatta projelerini anlatması Fenerbahçeli basketbolseverleri de heyecanlandırmıştı.
Ülker desteği sonrası kadrosunda bir anda yıldız patlaması yaşayan basketbol takımımız hakkında yazılanları hatırlamak çok zor değil. Bu kadar yıldız bulunan, bu kadar top kullanmayı seven oyuncunun bulunduğu bir kadronun kimyasının bozuk olacağı, uyum sorununu aşamayacağı sıkça dillendirildi. Bunları dillendirenlerin unuttuğu bir faktör vardı, Aydın Hoca. Aydın Hoca final serisinde de herkesin şahit olduğu gibi yılların deneyimini ve gönül verdiği formaya kupa kaldırtma heyecanını mükemmel harmanlamış, müthiş işleyen bir takım yaratmıştı. Onu büyük yapansa 16 yıl sonra gelen şampiyonluk ya da tekrar insanları heyecanlandıran bir takım yapması değildi. Parkenin üzerindeki duruşuydu onu efsane hoca yapan… En üzüntülü ve sıkıntılı anında da, en büyük hedefine ulaşmışken de yüzündeki sakin ve kararlı ifade hiç değişmiyordu. Baskı ve stres altında kararlı, başarı anında ileriyi düşünen örnek bir lider duruşu vardı, tam da Fenerbahçe camiasının ihtiyaç duyduğu gibi…
“Fenerbahçe’nin büyüklüğü kupa büyüklüğü değildir” derken kupa kaybedilen gecelerde sığınılacak bir kaçış cümlesi hediye etmek değildi İslam Çupi üstadın derdi. Fenerbahçe’yi Fenerbahçe yapan değerlerin, başarıların çok ötesinde durduğunu söylüyor, anlatıyordu. Aydın Hoca da bu değerlerden bir tanesiydi işte. Sahadaki örnek duruşu, kağıtların üzerine karalanmış ama spor dünyamızda pek de şahit olmadığımız “ilke ve amaçları” temsil ediyor, yüreğindeki Fenerbahçe sevgisi için her türlü olumsuzlukla savaşırım diyordu Aydın Örs. Fenerbahçe’nin kupalardan, başarılardan öte değerleri vardı ve giderek yozlaşan spor dünyasından Fenerbahçe de nasibini fazlasıyla almıştı son 20 senede. Tam da böyle bir zamanda Fenerbahçeliliğin, spor adamlığının ne demek olduğunun simgesi oldu Aydın Örs. Belki geç kavuştuğumuzdan değeri anlaşılamadı, bilinemedi ama Aydın Hoca yaptıklarıyla da yapacaklarıyla da Fenerbahçe’nin bir simgesi oldu bile. Şimdi sıra ona sahip çıkmakta, verilen sözleri yerine getirmekte, ona sonsuz kredi tanımakta, “ben yoruldum artık sıra gençlerde” diyene kadar onun arkasında durmakta, ne olursa olsun hocamıza destek olmakta. Aydın Hoca değerleri sadece cümlelerde yazılı olan bir kulüp olmamak için elimize gelen en büyük şans, o efsane bir Fenerbahçeli ve bu forma için yüreğini ortaya koyan bir efsane.
Bu son yazıyı bu günkü kara haberi öğrenmeden önce yazmıştım, değiştirmedim, aynen dursun istedim. Taraftarın bile Aydın Hoca’nın arkasında durması gerektiğini söylerken Aydın Hoca kovuldu. O yine onurlu bir tavır sergiledi, istifa ettim dedi, ama daha geçen hafta gözlerinin içindeki heyecanla gelecek senelerin projelerini anlatırken bugün görevi bıraktığına kimi inandıracak ki? Fenerbahçe bir değerini daha yitirdi, Fenerbahçelilerin yüreğinden bir şeyler kopup gitti, Fenerbahçelilerin yüreğinde yine sızı var. Ne teneke kupalar, ne de destansı şampiyonluklar dindirir bu acıyı, Fenerbahçe değerlerini kaybediyor ve biz sadece izliyoruz ve biz sadece alkışlıyoruz. Biz asimile olmuşuz, biz silinmişiz, bize istediklerini kabul ettirmişler, tepkisiz kalmışız. Fenerbahçe’yi renklerini kutsal bilmişiz ama bu kutsal değerlere sövülmesine alkış tutmuşuz… Biz ruhumuzu yitirmişiz, biz erimişiz, bu saatten sonra kupalar, şampiyonluklar neye yarar?..
Erkan Keremoğlu
1907 ÜNİFEB – Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği