İsmini ilk olarak Olimpiyatlardan önce kırdığı 100m. Dünya Rekoru ile duyurdu 86 doğumlu Jamaikalı Usain Bolt. Vatandaşı Asafa Powell’ın aynı sene içinde kırdığı rekoru çok ufak bir farkla da olsa kırmıştı. Ardından bütün Dünya’nın gözü önünde Pekin Olimpiyatları’nda önce 100m, ardından 200m. ve ardından 4x100m. bayrak yarışında inanılmaz performanslar sergileyerek, dünya rekorları kırdı ve bir olimpiyatta Carl Lewis’ten sonra ilk defa 100 ve 200m. şampiyonu olan atlet oldu. Bu başarıyı da dünya rekoru kırarak gerçekleştiren ilk isim oldu.
Olimpiyatları izleyenler, bu sempatik Jamaikalı’nın hızı, çabukluğu ve rahatlığını gördükten sonra daha fazlasının geleceğini biliyorlardı açıkçası. Sonuçta 100m finalinde bitime 20-30m kala sevinmeye başlayıp, finişi adeta yürüyerek geçen ve yine de Dünya Rekoru kıran bir insandı söz konusu olan. Usain Bolt da bu beklentileri boşa çıkarmayıp, Berlin’de sürmekte olan Dünya Atletizm Şampiyonası’nda önce 100m.’de ardından 200m.’de kendine ait rekorları geliştirdi. Bolt’un 100m. derecesi 9.58, 200m. derecesi ise 19.19 oldu.
Berlin’deki rekorlar bilim adamlarının hesaplamalarını bundan sonra Bolt’a göre yapmaları gerektiğini gösterdi. Pekin’de kırılan rekorlar büyüleyiciydi fakat, Berlin’de kırılan rekorlar korkutucu hale geldi. Her iki kategoride de 0.11 saniye gelişen derecelerle, 100m. ve 200m.’de rekorlar tarihine baktığımızda her on yılda 0.10 saniye civarında gelişen rekorların , Bolt’un performansıyla bir sene içerisinde yenilendiği görüldü. Üstelik Bolt’un performansı iyice incelendiğinde 2 kategoride de hala daha yapacakları olduğu görülüyor. Antrenörü Bolt için 9.50’nin altına inebilir derken, muhtemelen bazı şeyleri bilerek konuşuyordur. Benim ise Bolt’la ilgili en büyük beklentim, herhangi bir yarış esnasında 100m.’yi en hızlı koşan atlet olma ünvanını da kapması. Michael Johnson 1996 Atlanta Olimpiyatlarında 200m.’yi 19.32 ile koşup, “kırılamaz” denilen bir rekor kırdığında yarışın 2. 100m.’sini 9.22 ile koşmuştu. Usain Bolt geçen hafta içinde 19.19’luk derecesinde 2. 100m.’yi 9.26 ile koştu ve hala başarması gereken bir şeyler var.
100 ve 200m.’lerin dışında Usain Bolt’un bireysel olarak rekortmen olduğu bir başka mesafe de 150m. 1983 yılında İtalyan atlet Pietro Mennea tarafından kırılan 14.80’lik rekoru bu yıl Mayıs ayında 14.35 ile geliştirmiş Bolt. Ayrıca 200m.’de 5 sene önce yaptığı 19.93’lük dereceyle halen Dünya Gençler Rekoru’nun da sahibi. Aynı zamanda takım üyesi olarak son olimpiyatta yine kırılmaz denilen bir rekoru 37.40’tan 37.10’a çekerek 4x100m. bayrak yarışında da bir rekora sahip. Süratin, dayanıklılıktan daha önemli olduğu ve rekorların çok farklı isimler tarafından kırılabildiği mesafelerde bu rekorların hepsinin tek bir isimde olması ne kadar büyük bir sporcuyu izlediğimizi gösteriyor bizlere.
Usain Bolt bütün bu rekorları kırarken, rakipleri ister istemez onun gölgesinde kalıyorlar. Tyson Gay geçen hafta 100m.’de tarihin en iyi 3. derecesini koştu ama buna rağmen çok gerilerde kalmış gibi gözüktü. Asafa Powell 9.80’in altına en çok inen atlet ama o da Bolt’un gölgesinde sürekli olarak. Trinidad-Tobago takımı 4x100m.’de tarihin en iyi derecelerinden birini yaptı ama onlar da altına ulaşamadılar. Tyson Gay gibi bir atlet belki çok daha fazlasını hakediyor ama başka bir açıdan düşününce de limitleri Bolt belirlediğinden, diğer atletlerin süreleri de gelişiyor. Bolt şimdiden her yaş grubundaki atletler için bir referans noktası haline gelmiş durumda. 12-15 yaşındaki atletlerin dereceleri Bolt’un o yaşlardaki dereceleriyle karşılaştırılıyor artık.
Usain Bolt’un bu kadar hızlı olmasının sebeplerine baktığımızda öncelikle uzun boyunu görüyoruz. 1.96m. boyunda ve 95 kg ağırlığında Bolt. En önemli rakiplerinden Tyson Gay, 1.80m. ve 75kg. iken, Asafa Powell 1.88m. ve 88kg. Puma’nın gururu Jamaikalı’nın boyunun ve doğal olarak bacaklarının uzunluğu sebebiyle daha az adım attığını görüyoruz. Berlin’deki yarışı 41 adımda tamamlamış Bolt. Az adım atması yakın çekimde onun rakiplerine göre daha yavaş gittiğini gösterir gibi olsa da ona büyük avantaj sağladığı bir gerçek. Yeni nesil atletlerde aranan özellikler Bolt’tan sonra mutlaka farklılaşacaktır. Bolt’un bir diğer önemli özelliği de çıkışının çok iyi olması. Maksimum hıza çıkma süresini daha da azaltabilirse hayal ettiği 9.40’ı bulabilir.
2 yıl içerisinde başardıkları ile şimdiden 21. yy’ın efsaneleri arasına giren Usain Bolt henüz 23 yaşında ve en az 5 sene daha aynı seviyede koşabilir. Koştuğu ve koşacağı dereceler belki de uzun süre geçilemeyecek. Bolt’tan sonra rekorların gelmediği her yarış, bu efsaneyi daha da efsane yapacak. Acaba Usain Bolt insanın limitlerini mi, yoksa kendi limitlerini mi zorladı bunu yapacağı diğer dereceler ve ondan sonraki atletlerin dereceleri belirleyecek.”
Kerem Işıldak
1907 ÜNİFEB – Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği
